2016 yılı okuma hedefim açısından oldukça verimli geçti ancak yorumlarımı yazıya dökmek için ise oldukça verimsiz. Yılın dokuz ayını geride bırakmışken bu yıl neler okuduğumu bir sıralayayım bakalım neler bitirmişim de yorumları beni bekliyor...
1-Suç ve Ceza ( Tam cilt) Dostoyevski
2-Fat Fatale - Neslihan Perker
3-Daha - Hakan Günday
4-İçimdeki Şeytan - Sabahattin Ali
5-Mizancı Murad - A.C. Saraçoğlu
6-Entellektüelin Kutsal Kitabı - Yazarını unuttum :)
7-Oyuncu Anne - Şermin Çarkacı
8-Düşüş - Camus
Uzun bir zaman adeta sırtımda yaşayan Raskolnikov ile birlikte sürünen Suç ve Ceza'yı nihayet bitirebildim. Ancak onun yorum yada eleştirisini yazmak haddim değil elbette..
Yani söyleyebileceğim tek şey okunmalı, okutulmalı...O kadar
Gelelim Hakan Günday'a
Ofisteki arkadaşların ısrarla bahsettikleri yazarın kasvetli kapakları olan kitabına karsı bir önyargım vardı ve nihayetinde bu yargıyı bir kenarda bırakıp tanımak istedim. Yakın gelecekte adından sadece biz değil bir çok ülke kendisinden çokça bahsedecektir diye düşünüyorum. Newyork listelerinde uzunca süre inmeyen eserleri ve kitapları ile yazılanlara daha fazla kayıtsız kalamayarak başladım okumaya.
Ana karakter deli mi yoksa dahi mi olduğunu anlayamadığım bir çocuk. Kitap öyle vurucu bir şekilde başlıyor ki bir on sayfa bakayım nasılmış falan diyemiyorsunuz..Alıyor götürüyor.
Babası insan kaçakçısı olan Giza'nın kendiyle ve hayatla yüzleşmesi, çok derinden sarsıcı bir şekilde anlatıyor. Yazı dili zaten tartışılmaz çok iyi. Yaşayan Türk yazarlarda bu kadar güzel tasvir yapabilen bir yazara henüz rastlamadım.( Biraz Hemingway tadı var gibi geldi bana)
Oldukça kasvetli, acı dolu bir kitap. Bazı satır aralarında sistem ve dış dünyaya güzel göndermeler var. Altı çizilecek de oldukça çok cümle var.
Ez cümle; eser, kitaplığımda kızıma güzel bir arşiv olarak yerini aldı
Tavsiye olunur...
Sevgiyle,
1-Suç ve Ceza ( Tam cilt) Dostoyevski
2-Fat Fatale - Neslihan Perker
3-Daha - Hakan Günday
4-İçimdeki Şeytan - Sabahattin Ali
5-Mizancı Murad - A.C. Saraçoğlu
6-Entellektüelin Kutsal Kitabı - Yazarını unuttum :)
7-Oyuncu Anne - Şermin Çarkacı
8-Düşüş - Camus
Uzun bir zaman adeta sırtımda yaşayan Raskolnikov ile birlikte sürünen Suç ve Ceza'yı nihayet bitirebildim. Ancak onun yorum yada eleştirisini yazmak haddim değil elbette..
Yani söyleyebileceğim tek şey okunmalı, okutulmalı...O kadar
Gelelim Hakan Günday'a
Ofisteki arkadaşların ısrarla bahsettikleri yazarın kasvetli kapakları olan kitabına karsı bir önyargım vardı ve nihayetinde bu yargıyı bir kenarda bırakıp tanımak istedim. Yakın gelecekte adından sadece biz değil bir çok ülke kendisinden çokça bahsedecektir diye düşünüyorum. Newyork listelerinde uzunca süre inmeyen eserleri ve kitapları ile yazılanlara daha fazla kayıtsız kalamayarak başladım okumaya.
Ana karakter deli mi yoksa dahi mi olduğunu anlayamadığım bir çocuk. Kitap öyle vurucu bir şekilde başlıyor ki bir on sayfa bakayım nasılmış falan diyemiyorsunuz..Alıyor götürüyor.
Babası insan kaçakçısı olan Giza'nın kendiyle ve hayatla yüzleşmesi, çok derinden sarsıcı bir şekilde anlatıyor. Yazı dili zaten tartışılmaz çok iyi. Yaşayan Türk yazarlarda bu kadar güzel tasvir yapabilen bir yazara henüz rastlamadım.( Biraz Hemingway tadı var gibi geldi bana)
Oldukça kasvetli, acı dolu bir kitap. Bazı satır aralarında sistem ve dış dünyaya güzel göndermeler var. Altı çizilecek de oldukça çok cümle var.
Ez cümle; eser, kitaplığımda kızıma güzel bir arşiv olarak yerini aldı
Tavsiye olunur...
Sevgiyle,
Ben yazarın "az" isimli romanını okumuştum, o da oldukça vurucuydu, gerçekten iyi bir yazar, keyifli okumalar dilerim, sevgiler:)
YanıtlaSilaz ve kinyas, kayra hedefim.. değişik bir lezzeti var :)
Silteşekkür ederim
Bu ara çok duygusalım.Acılı kitap okumayım ben...
YanıtlaSilbirde ben yaz tatilinde okudum.. İçim çürüdü resmen... ama tadı da ayrıydı.
SilKitap yorumları! :)
YanıtlaSil