İlk kitabını okumaya başladığım andan itibaren müptelası olduğum ve ara ara sizinle paylaştığım Ahmet Ümit'in son kitabı vesilesi ile bir çok yerde imza günleri oluyordu.. Ya vaktini kaçırıyordum ya o güne kendimi ayarlayamıyordum.. Hasılı bir türlü kısacık da olsa o anı bir türlü yakalamıyordum...
İşlerin deli gibi yoğun olduğu bir an gelen Bumerang telefonunda Ahmet Ümit söyleşisine davetlisiniz müsaitmiydiniz?' cümlesinden sonrasını hatırlayamıyorum :) Heyecanı siz düşünün artık..
Büyük bir heyecanla gittiğimiz Hürriyet Dünyası nda bizi sevgiyle karşılayan bumerang ekibiyle birlikte Ahmet Ümit'le buluştuk.
İlk andan son ana kadar hayal ettiğiniz gibi bir adam vardı karşımızda... Mütevazi, sıcak, espirili, bilgili...
Yazıya nasıl başladığı ile başladı.. Gaziantep'de büyük bir konakta geçen çocukluğunda terzi olan annesinin çırak kızlara anlattığı anadolu masalları ile gelişen hayal dünyasını çok ama çok okuyarak geliştirmiş Ahmet Ümit. Düşünün lise yıllarında klasik diye bilinen tüm yazarları okumuş, 20 li yaşlarda yazıları yabancı dillere çevrillip ödül alan biri aynı zamanda...
Tabi okumayı seven biri olduğu halde bir gün yazar olayım fikri oluşmamış aslında...80 öncesinde üyesi olduğu partiye yazdığı raporun bir rapor soğukluğu ile değil de duygusal bir öykü şeklinde yazınca parti gibi dış ülkelerin de ilgisini çekmiş ve bu şekilde başlamış yazıya..
2 saate yakın sürede nefessiz dinlediğim usta yazara sordum...'Acaba Nevzat Komseri beyaz perde de görebilecek miyiz?' diye...Evet tahmin ettiğim üzere anlaşması yapılmış hatta cast seçimlerine bile başlanmış. Sizin öneriniz ne olur du merak ediyorum aslında ..
Üzerinde çalıştığı kitapdan sonra nevzat komserin hayatını, zeynebi ve ali yi de ayrı ayrı yazacağını müjdeledi...
'İnandığınız şeyleri yazmaktan çekinmeyin...İyi edebiyat zamana direnen yazıdır'.. Ahmet Ümit.
'Edebiyat Aşk gibidir..Tarifsiz..Tıpkı sanat gibi...!Ahmet Ümit.
Bu göz de kiminse artık :)
İşlerin deli gibi yoğun olduğu bir an gelen Bumerang telefonunda Ahmet Ümit söyleşisine davetlisiniz müsaitmiydiniz?' cümlesinden sonrasını hatırlayamıyorum :) Heyecanı siz düşünün artık..
Büyük bir heyecanla gittiğimiz Hürriyet Dünyası nda bizi sevgiyle karşılayan bumerang ekibiyle birlikte Ahmet Ümit'le buluştuk.
İlk andan son ana kadar hayal ettiğiniz gibi bir adam vardı karşımızda... Mütevazi, sıcak, espirili, bilgili...
Tabi okumayı seven biri olduğu halde bir gün yazar olayım fikri oluşmamış aslında...80 öncesinde üyesi olduğu partiye yazdığı raporun bir rapor soğukluğu ile değil de duygusal bir öykü şeklinde yazınca parti gibi dış ülkelerin de ilgisini çekmiş ve bu şekilde başlamış yazıya..
2 saate yakın sürede nefessiz dinlediğim usta yazara sordum...'Acaba Nevzat Komseri beyaz perde de görebilecek miyiz?' diye...Evet tahmin ettiğim üzere anlaşması yapılmış hatta cast seçimlerine bile başlanmış. Sizin öneriniz ne olur du merak ediyorum aslında ..
Üzerinde çalıştığı kitapdan sonra nevzat komserin hayatını, zeynebi ve ali yi de ayrı ayrı yazacağını müjdeledi...
'İnandığınız şeyleri yazmaktan çekinmeyin...İyi edebiyat zamana direnen yazıdır'.. Ahmet Ümit.
'Edebiyat Aşk gibidir..Tarifsiz..Tıpkı sanat gibi...!Ahmet Ümit.
Bu göz de kiminse artık :)
Ne mutlu sanaaaaa :)
YanıtlaSilYazılarını beğendiğin yazarla karşılıklı sohbetin tadı bambaşka değil mi, hatta Onu tanıdıktan sonta yazılarını daha da başka hislerle okuyorsun... :)
Son kitabı "Beyoğlunun en güzel abisi" değil mi; aldım, yatakodamda okunacaklar arasında, aslında elim gidiyor ama ondan önce aldıklarımı okuyayım önce diyorum :)
çok şanslısınız, ne güzel
YanıtlaSilharika...sizin adınıza çok sevindim.. Ahmet Ümitle zaman geçirmek çok keyiflidir eminim... bu arada hediyeleriniz elime ulaştı.. çok teşekkür ediyorum. sevgiler..
YanıtlaSil